Kadıköy Masaj Salonu-Ecem Hanım

Kadıköy Masaj Salonu-Ecem Hanım Eğer hanımın organının, dölyolu (vajina) girişi çok yukardaysa, veya kadın çok iri kıyımsa veya kadının deneyimi çok azsa kadının üstteki sevişme biçimi bazı problemler çıkartabilir. O zaman da kadın üstteyken çok canlı çok hareketli olması imkansız. Işte tüm bu durumlarda adam kadının git gel hareketlerini yarı yolda karşılayıp yardımcı olabilir veya kadını omuzlarından tutarak aşağı yukarı hareketlerini yönlendirebilir. Aynı şekilde ister göğüslerine yakın bölgeden. İster kalçalarının alt kısmınden olsun, kadını belinden de tutabilir. Kuşkusuz bu kadının boyuna bakılırsa erkeğin en rahat halde hanıma aşağı yukarı hareket verebileceği duruma göre değişebilir.

Dördüncü temel sevişme biçimi olan arkadan girişin de öteki temel sevişme biçimlerinin olmasıyla birlikte çeşitlemeleri vardır. Hanım herhangi bir şeye yaslanır. Yaslandığı şey bir eşya, bir ağaç veya bir duvar olabilir. Adam ayakta durarak kadınla birleşir.
Bu beş sevişme çeşitlemesinde de aşılması gerekli bir mesele vardır. Eğer kadın klitoris’ten (bızır) uyarılarak orgazma ulaşmaya alışmışsa ya kendi ya da adamın parmağıyla klitoris’in uyarmalması gerekecektir.

Kadıköy Masaj Salonu-Ecem Hanım

Başarının anahtarı içinde olmaktır. Denemeleri sürdürerek arayış sevişine alanında başarıya ulaşmanın tek sihirli anahtarı her çiftin hiçbir baskı ya da utangaçlık duygusuna izin vermeyen bir arayış içinde denemelerini sürdürmeleridir. Çiftlerden birinin aklına gelen yenilikler yenilik önerileri ötekini şaşkınlığa düşürmemeleridir. Her gün aynı şekilde sevişmek, her öğünde ekmekle süt yemeye benzetilebilir, insan kısa sürede hiçbir şekilde hayal gücünün yardımıyla iştahını etkilemeyen böyle bir yemek düzeninden bıkkınlık duyacaktır. Sevişme biçimlerinin sevişmenin tadı tuzu, çeşnisi olduğu söylendiği süre konu hiç de abartılmış olmaz. Eğer bu sayısız çeşitlemeler eğer olmazsa sevişme coşkudan, esriklikten çok şey yitirir.

Öpüşme mevzusunda Çinlilerle ilgili bir takım uydurmalar, yakıştırmalar vardır. Bir çok Batılı kesin olarak Çinlilerin öpüşmediklerine inanırlar. Şu var ki bu inanışların gerçekle hiçbir ilişkisi yoktur. Çinliler Fransızların veya Amerikalıların yaptığı gibi sokakta selamlaşmak için birbirlerini ağızdan yahut yanaktan gagalamazlar —ama sözünü ettiğimiz öpüşmeyle bu konunun aslabir ilişkisi yoktur. Kardeşçe yanağa kondurulan bir öpücükle, derin, tutkulu ve dudaklar ve dil vasıtasıyla meydana getirilen sözsüz bir sevişme çağrısı arasında dünyalar kadar fark vardır.